12 Mayıs 2025 Pazartesi

Amelelik :)

 Epeydir ihmal ettik gene buraları.

Neredeydim, Bodrum'daki evin işleri vardı onlarla uğraşıyordum. Günısı patlamış su akıtıyormuş, onu yeniledim. Eve sıcak su geri geldi. Medeniyet beee  :) 

Sonrada uzun zamandır ihmal ettiğim GES bakımını yapıp onu nihayetine erdirerek devreye aldım. Bunu yaparken de arabanın şarj aletini taktım. Onu takınca bu sefer şebeke gücünü arttırmak için proje çizdirip Aydem'e başvurdum. Madem proje çiziliyor o zaman şu elektrik saatini de bahçenin dışına taşıyayım dedim ve bir de onun için başvurdum. Alt alta koyunca epey bir iş çıktı. 

Baştan başlayalım. Elektrik sisteminden çekebileceğiniz güç, elektrik dağıtım şirketi ile yaptığınız sözleşmede yazılı. Bu normalde evin elektrik tesisat projesinde hesaplanarak belirleniyor ve onaydan geçtikten sonra sizin sözleşme gücünüz o oluyor. Bu ne demek, şebekeden çekebileceğiniz maksimum elektrik miktarı demek. Benim evin sözleşme gücü 5.8 kw/h idi. Ama araba 11kW ile şarj ediliyor. Bu durumda onu yükseltmem şarttı. Yükseltmesem ne olur? İlk ay bir şey demeyip ikinci ay tüketimin aşırı arttı diye ihtiar gönderiyorlarmış, üçüncü ay sözleşme iptaline kadar giden bir cezai yaptırım süreci işliyor. Ben kaçak göçek işleri sevmediğim için ilk iş olarak sözleşme gücünü 15 kwh a arttırmak için gerekli işlemleri başlattım. Ancak bunu yaparken epeydir aklımda olan elektrik sayacının evin dışına taşınması işini de işin içine katayım dedim. Elektrik sayacı evin cümle kapısının yanındaydı. 


Eve mantolama yaptırırken zaten içeride kalmıştı ve evi aldığımdan beri onun yerine gıcığım. Çünkü sayaç okuyan eleman bunu okuyabilmek için evin bahçesine giriyor, dolayısı ile kışın bile bahçe kapısını açık bırakmak gerekiyor falan filan. Bir de ben evde dahi olsam evin etrafında kafasına göre dolaşan tiplerden rahatsız oluyordum. O nedenle sayacı dışarı alma kafamda olan bir projeydi zaten. Hazır Aydem (elektrik dağıtım şirketi) ile dilekçe, proje şu bu sürecine girmişken bunu da evin dışına alayım dedim. 



Meğer ne meşekkatli işmiş. Saati dışarı almak için kablonun dışarıdan taşınması şartı varmış. Onun da bir sürü ameliyesi var. Bunları ben yapmadım tabi. Zira zaten benim elektrik projesi onaylama imza yetkim yok çünkü elektrik mühendisi değilim :) Milas'tan bir elektrik mühendisi ile anlaştım ve yasal süreçleri ve proje işlerini o takip etti. 


Şöyle ki 80 cm derinliğinde bir kanal kazıyorsunuz. kazmakla kurtulamıyorsunuz, altına kum seriliyor, üzerine kabloyu yatırıyorsunuz (ben ileride sorun yaşanırsa değiştirmek için bir daha kazmaya gerek olmasın diye boru içinde taşıdım) sonra üstüne bir daha kum seriyorsunuz, onun üstüne yerli tuğla diziliyor, tekrar kum serilip üzerine band çekiliyor. HoööEn son kazdığınız yeri kapatıyorsunuz. Ve bunları tek tek fotoğraflayıp elektrik dağıtım şirketine gönderip onay alıyorsunuz falan filan. 
















Bu kadar tantananın sonunda saati dışarıya taşıyabildim.



Bitti mi? Hiç biter mi yaw. Bu seferde onun altını üstünü sağını solunu öreceksin dediler. Len o zaman neden panoyu ankastre aldırmadınız bana. Neyse ytong alıp onu da ördük.




Tabi bunu yaptıktan sonra saatin yanına kaçak 40A 300 mA lik akım rölesi taktım. (Bu yasal zorunluluk aslında ama önceden takılmamış) Bunun amacı kısa devre olmadı halinde devreyi kesmesi. Beni tatmin etmedi, çarpılma riskine karşılık bir tane de eskiden saatin olduğu yere de 30 mA lik bir tane daha taktım. 
Böylece saatin taşınması ve şebeke gücü arttırım işi tamamlanmış oldu. Şimdi dağıtım şirketinden gelip mühürlemelerini bekliyoruz. Böylece projenin ilk kısmı tamamlanmış oldu.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder